20 Eylül 1951'de Denizli'de, Emine ve Süreyya Homan'ın dördüncü ve son kızları olarak dünyaya gelen Güldal Mumcu, TED Ankara Koleji'nden mezun olduktan sonra, 1974 yılında Ankara Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Bölümü'nden dereceyle mezun oldu. Eğitim hayatının ardından, 1975-1979 yılları arasında Devlet Yatırım Bankası'nda Proje Değerlendirme Uzmanı olarak görev yaparak iş dünyasındaki ilk adımlarını attı. Güldal Mumcu, 1976 yılında tanınmış Araştırmacı Gazeteci ve Yazar Uğur Mumcu ile evlendi. 1977 yılında oğulları Özgür ve 1981 yılında kızları Özge dünyaya geldi.
Eşi Uğur Mumcu'nun 24 Ocak 1993'te suikaste uğrayarak hayatını kaybetmesinin ardından, Güldal Mumcu, 1994 yılında Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı'nı (um:ag) kurdu. Bu vakfın amacı, Uğur Mumcu'nun ilkelerini gelecek kuşaklara aktarmak ve gazeteciliğe hevesli gençleri araştırmacılık alışkanlığıyla mesleğe kazandırmaktı.
Güldal Mumcu, Cumhuriyet Halk Partisi'nden milletvekili olarak seçilerek, 2007 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanvekilliğine getirildi. Türkiye'de uzun yıllar sonra ilk kadın başkanvekili olarak görev yaptı ve 2007-2015 yılları arasında bu görevi sürdürdü. 23. ve 24. Dönem İzmir Milletvekili olarak TBMM'de görev aldı.
2012 yılında, Uğur Mumcu Suikasti'nin ardından yaşadıklarını kaleme aldığı İçimden Geçen Zaman adlı kitabını um:ag Yayınları'ndan yayımladı. Çocukları Özgür ve Özge'ye ithaf ettiği kitapta, hayat arkadaşı Uğur Mumcu için şu kelimeleri kaleme aldı:
'Uğur'a
Öldürüldüğünden sonra beni bir an yalnız bırakmadı dostlarım.
Bir insanın en büyük zenginliğidir dostları. Senin o kadar çok dostun vardı ki, şehrin yollarından taştılar. Milyonlarca insan seni uğurlarken benim de yalnız olmadığımı bana hissettirdiler. Mücadele etme kararlılığımı hem senden, hem de onların desteğinden aldım.
Tabii ki ailemiz, en yakınlarımız, en büyük dostluk ailesinin bir üyesi oldular. Onlara her zaman senin ve kendim adıma hep yüreğimin derinliğinden teşekkür ettim.
Yazdıkların toplumu aydınlatmaya devam ediyor.
Şunu bilesin ki, artık hiç kimse parmağının arkasına saklanmayacak. Gerçekler önünde sonunda ortaya çıkacak.
Özgür ve Özge'ye bana armağan ettiğin güzel günler için sonsuzluğunun içindeki sana teşekkür ediyorum.
9 Ekim 2012
Ankara'
Güldal Mumcu